ULUSLARARASI SPOR KOLLARI BİRLİĞİ (AISA)
  DÜNYA SPORUNA DAMGA VURANLAR
 
                  Dünyanın gelmiş geçmiş en iyi sporcuları;

          Dünya ve olimpiyat boks şampiyonu Muhamed Ali 1. sırada yer alırken Pekin’de 8 altın madalya kazanarak vatandaşı Mark Spitz’in 7 madalyalık rekorunu tarihe gömen ABD’lil Phelps, 10. sıradaki yerini aldı. Almanlar dünya şampiyonu formula 1 pilotlarını da unutmadı bu sıralamada. Michael Schumacher’i 3. sıraya koydu. 1936 Berlin Olimpiyatları’nda atletizmde 1. gelerek ünlü diktatör Adolf Hitler’i stattan kaçıran kişi olarak da tarihe geçen Jesse Owenss… İşte 10. sıradan zirveye en iyi sporcular….
 

        10. sırada, Olimpiyatlarda 8 altın madalya kazanarak tüm zamanların en iyi yüzücüsü olan Michael Phelps,

9. sırada, Los Angeles olimpiyatlarında altın madalya kazanan Carl Lewis,

8. sırada, dünya futbol tarihinin gelmiş geçmiş en iyi futbolcusu olarak kabul edilen, dünyaca ünlü Arjantinli futbolcu Diego Maradona,

7. sırada, 1936 Berlin Olimpiyatları’nda dört altın madalya kazanmış, uzun atlamada kırdığı dünya rekoru 25 yıl boyunca geçilememiş sporcu Jesse Owens,

6. sırada, takım kaptanı ve teknik direktör olarak Dünya Kupasını ve Şampiyonlar Ligini kazanan tek kişi Franz Beckenbauer,

5. sırada, tenis dünyasının yaşayan efsanesi, 15 tane Grand Slam kazanan Roger Federer,

render-federer.png image by tensairobin

4. sırada, tüm zamanların en iyi basketbolcusu Michael Jordan,

3. sırada, 7 kez dünya şampiyonu olmuş Alman Formula 1 pilotu Michael Schumacher,

2. sırada, futbol tarihinde en çok gol kralı olan futbolcu Pele ,

İlk sırada ise “Zamanın en iyi boksörü” unvanına sahip ağır siklet boks şampiyonu Muhammed Ali
yer alıyor.

ROGER FEDERER

Wimbledon’da sezonun 3.Grand Slam mücadelesi olan 127. Wimbledon Tenis Turnuvası’nda tek erkekler final maçında 2 numaralı seribaşı İsviçreli Roger Federer, ezeli rakibi 6 numaralı Amerikalı Andy Roddick’i 5-7, 7-6(8-6), 7-6(7-5), 3-6 ve 16-14′lük setlerle 3-2 mağlup ederek mutlu sona ulaştı.

Federer, bugünkü galibiyetiyle 6. kez Wimbledon’da kupayı kaldırdı. 15. Grand Slam şampiyonluğunu kazananan Federer, Pete Sampras’ın 14 Grand Slam şampiyonluk rekorunu da egale etmiş oldu. İngiltere’nin başkenti Londra yakınlarındaki Wimbledon Tenis Kulübü Kortları’nda düzenlenen toplam 14.17 milyon Euro ödüllü turnuva, bugün oynana tek erkekler final maçı ile sona erdi. 2 numaralı seribaşı İsviçreli Roger Federer zorlu bir mücadele sonunda rakibi 6 numaralı ABD’li Andy Roddick’i yenmeyi başardı.

Merkez kortta 4 saat 17 dakika süren final mücadelesinde Dünya 2 numarası Roger Federer, Wimbledon’da 7. Kez çıktığı final maçında, daha önce iki kez Wimbledon’da karşılaştığı dünya 6 numarası Andy Roddick’ı, 5-7, 7-6(8-6), 7-6(7-5), 3-6 ve 16-14, ‘lik setlerle 3-2 yenerek, adını 127. Wimbledon finaline yazdırdı.

DÜNYANIN 1 NUMARASI OLDU

Federer bu galibiyetiyle 237 hafta kaldığı ve geçen sene Rafael Nadal’a kaptırdığı tahtını da geri alarak tekrar dünya sıralamasında 1 numara oldu.

MUHAMMED ALİ

1964 yılında 22 yaşındayken, S. Listori’u yenip Dünya Şampiyonu oldu. Bu zaferden sonra dinini değiştirip İslam dinine geçti ve Muhammed Ali ismin aldı. Maç öncesinde rakibinin moralini bozmak için makineli tüfek gibi konuşan Ali, çok sevdiği boksa ara verdi ama 1967′de boksa tekrar geri döndü.

Vietnam’a savaşa gitmediği için cezalandırıldı fakat sonra affedildi. 1974′te Foreman’ı, 1978′de L. Spinks’i yenip Dünya Şampiyonluğu ünvanını geri aldı. Profesyonel döneminde sadece 5 kez yenilen, Olimpiyat ve Dünya Şampiyonu olan Muhammed Ali, 36 yaşına kadar bütün şampiyonlar için tek isim olmayı başardı ve 37′si nakavt olmak üzere 56 madalya kazandı.

CARL LEWIS

1961’de doğan Amerikalı sporcu Carl Lewis (Fred Carlton Lewis), 100 metre, 200 metre, uzun atlama ve 4×100 bayrak yarışçısı olarak önemli başarılar kazandı. Los Angeles Olimpiyatları’nda 100, 200 metre bayrak yarışı ile uzun atlamada altın madalya kazanan Lewis, 1983 dünya şampiyonasında 3, 1987 dünya şampiyonasında 2, 1987 dünya kupasında 1 ve 1988 Seul olimpiyatlarında 2 altın madalya kazandı. 1991’de Tokyo’da gerçekleştirilen Dünya Atletizm Şampiyonası’ndaki 100 metre yarışında elde ettiği 9.86’lık derecesiyle dünya rekoru kırdı. 1996 Atlanta Olimpiyatlarında 4. Kez şampiyon olan Lewis, olimpiyatlarda aldığı madalya sayısını 9’a yükseltti. Kişisel başarı olarak 100 metrede 9.86 saniyelik derece elde eden Lewis, 200 metreyi 19.75 saniyede koşma başarısını gösterdi. Lewis’in uzun atlamadaki en büyük kişisel başarısı ise 8.87 cm.

Lewis’in bazı dereceleri şöyle:

1984 Los Angeles Olimpiyatları

100 m.’de 9.99 ile birinci. 200 m.’de 19.80 ile birinci.Uzun atlamada 8.54 ile birinci.

1988 Seul Olimpiyatları

100 m.’de 9.92 ile birinci, Uzun atlamada 8.72 ile birinci.

1992 Barcelona Olimpiyatları

Uzun atlamada 8.67 ile birinci.

1996 Atlanta Olimpiyatları

Uzun atlamada 8.50 ile birinci.

PELE

Edson Arantes do Nascimento Pele, 1940 yılında dünyaya geldi. Futbola Bauru Atletic takımında başlayan Pele, 1955’te geçtiği Santos Kulübü’nde 1956’da A takımına alındı. İlk Dünya Şampiyonluğu’nun 1958’de tattı. Yedekler arasında İsveç’e götürülen Pele oyuna girdiği zamanlarda başarılı futboluyla dikkatleri üzerine çekti ve Milli Takımın ilk onbirinde yer alarak kupayı kaldıranlar arasına girdi. 1962 Dünya Kupası onun için kötü bir dönemdi. Pele sakat olduğu için bu milli takıma çağrılmadı.

Futbol’un taçsız kralı olarak adlandırılan Pele, 1970 dünya kupasında hem olgun bir futbolcu hem de dünyanın gelmiş geçmiş en iyi futbolcusu olduğu gösterdi ve Brezilya bu dünya kupasından da şampiyonlukla çıkarak 3 kez kupayı evine götürdü. Her an her şeyi yapabilecek teknikte bir oyuncu olması, rakiplerin korkulu rüyası haline getirdi onu fakat o bununla şımarmak yerine kendisini daha da geliştirmeye çalıştı. 1974 yılına kadar oynadığı Santos takımında tam 1284 gol attı. O da tatilini ABD’de geçirdi ve New York Cosmos takımına transfer oldu. 1977’de de futbolu bıraktı.

MICHAEL SCHUMACHER

Michael Schumacher, 1969 doğumlu Alman Formula 1 pilotu. Sürücüler klasmanında 7 kez Formula 1 dünya şampiyonluğuna ulaşan Schumacher, birçok Farmula 1 rekoruna sahip ve aynı zamanda Formula 1’de şampiyon olan ilk Alman pilot.

MICHAEL PHELPS

ABD’li yüzücü Michael Phelps, 2008 Pekin’deki sekizinci altın madalyasını kazanarak spor tarihinde aynı olimpiyatta en çok altın madalya elde eden sporcu Ünvanını aldı. 23 yaşındaki yüzücü, Mark Spitz’in 1972 Münih’te yedi altın madalyalık rekorunu kırarak aynı olimpiyatta en fazla altın kazanan sporcu unvanını aldı.

Phelps, yarıştan sonra yaptığı açıklamada, “imkansız diye bir şey yoktur. Birçok kişi bunun başarılamayacağını söylüyordu ama gereken tek şey hayal gücü. Ben bunu öğrendim” dedi.Phelps sekiz altınından beşini bireysel, üçünü takım yarışlarıda elde ederken, katıldığı sekiz finalin yedisinden dünya rekoru derecesi çıktı.Michael Phelps, Pekin’de 4×100 karışıktan önce 400 karışık, 4×100 serbest, 200 serbest, 200 kelebek, 4×200 serbest, 200 karışık ve 100 kelebekte altın madalya kazandı.Atina’daki altı birinciliğiyle birlikte toplam 14 olimpiyat altın madalyası bulunan Phelps, olimpiyatlarda dokuzar altın madalya kazanan Spitz, Carl Lewis, Paavo Nurmi ve Larysa Latynina’nın önünde açık ara bu alanda da birinci.

MICHAEL JORDAN

Michael Jeffrey Jordan (d. 17 Şubat 1963) emekli ABD’li profesyonel basketbol oyuncusu ve aktif işadamı. ABD profesyonel basketbol ligi National Basketball Association (NBA) resmi sitesine göre, “Oybirliğiyle, Michael Jordan tüm zamanların en büyük basketbolcusudur.

1991 yılında Bulls ile ilk NBA şampiyonluğunu kazandı. Daha sonra iki sezon daha, 1992 ve 1993 şampiyonluk kazanarak takımı ile, “three-peat” olarak adlandırılan, üç kez üst üste şampiyonluk başarısı kazandı. 5 kez MVP ödülü aldı ve 10 kez All-NBA Takımı ilk beş kadrosunda yer aldı. 9 kez NBA En iyi Savunma Kadrosu ilk beşinde, 14 kez NBA All-Star maçında ve 3 kez ise NBA All-Star maçı en değerli oyuncusu başarısı kazandı. İstatistiklerde 10 kez ligin en çok sayı atan oyuncusu, 3 kez top çalma birincisi oldu. Bunların dışında 6 kez NBA Finalleri MVP Ödülü aldı ve 1988 yılında NBA Yılın Defans Oyuncusu ödülü kazandı. Halen 30.12 sayı ortalaması ile NBA’in normal sezondaki, 33.4 sayı ile de play-offların en yüksek sayı ortalamasına sahip oyuncusudur. 1999′da, ESPN tarafından 20. yüzyıldaki Kuzey Amerika’nın en büyük sporcusu ilan edildi. Associated Press ise Babe Ruth’un ardından yüzyılın en başarılı ikinci sporcusu olarak açıkladı.

Jordan halen Kuzey Karolina’daki Charlotte Bobcats takımının yarı ortağı ve Basketball Operasyonları Yönetim Üyesi’dir.

FRANZ BECKENBAUER

ünlü Alman futbolcu, teknik direktör ve yönetici. Bayern Münih kulübünün başkanı..Lakabı der Kaiser yani imparator.. Liderlik özellikleri, baskın oyun karakteri ve ilk isminin Franz (Avusturya imparatorlarını hatırlatması) olması bu lakabı almasını sağlamıştır. Kariyerinin büyük bir bölümünde 5 numaralı formayı giydi, Cosmos takımında ise 6 numarayı aldı. Dünyanın en ünlü savunma oyuncularından biridir ve çağdaş libero kavramının da yaratıcısı olarak kabul edilir.Bütün futbol otoriteleri tarafından defanstan topla çıkışları,attığı çalımlarla en iyi ve en saygı oyuncular listesine girmiştir.Topa falsolu vuruşlarıda ünlüdür.Takım kaptanı ve teknik direktör olarak Dünya Kupasını ve Şampiyonlar Ligini kazanan tek kişidir.

JESSE OWENS

James Cleveland “Jesse” Owens (doğum. 12 Eylül 1913, Danville, Alabama – ö. 31 Mart 1980, Phoenix, Arizona), ABD’li atlet. 1936 Berlin Olimpiyatları’nda dört altın madalya kazanmış, uzun atlamada kırdığı dünya rekoru 25 yıl boyunca geçilememiştir.

220 yardada 20.3 saniye, 220 yarda alçak engellide 22.5 saniye ve uzun atlamada 8.13 metre ile dünya rekorları kırdı (25 Mayıs 1935). Berlin’deki 1936 Yaz Olimpiyatları’nda 100 metrede 10.3 saniye ile dünya rekorunu egale etti. 200 metrede 20.7 saniye ve uzun atlamada 8.06 metre ile olimpiyat ve dünya rekorlarını kırdı (1935′teki dünya rekoru o sırada resmen onaylanmamıştı). Aynı zamanda 400 metrede 39.8 saniye ile dünya rekorunu kıran ABD bayrak takımında yer aldı ve yarışın son 100 metresini koştu. Uluslararası Amatör Atletizm Federasyonu (IAAF) kabul ettiği bütün hız koşularındaki dünya rekorlarını bir süre tek başına ya da başkalarıyla birlikte elinde tuttu. 1936 Berlin Olimpiyatlarında 100 m, 200 metre 4×100 metre ve uzun atlamada 4 altın madalya kazanan Owens, Adolf Hitler’i stadyumdan kaçıran atlet olarak ün yaptı. Çünkü Hitler yarışı 1. bitiren zenci bir atlet olduğu için stadı terk etmişti.

Atletizmi bıraktıktan sonra gençleri yetiştirmeye yönelik faaliyetlerde görev aldı. ABD Dışişleri Bakanlığı adına Hindistan’a ve Uzakdoğu’ya iyi niyet gezileri yaptı, Illinois Eyaleti Spor Komisyonu Sekreterliğini üstlendi ve halkla ilişkiler uzmanı olarak çalıştı.

DIEGO ARMANDO MARADONA

Maradona 30 Ekim 1960’ta dünyaya geldi. Futbola Boca Juniors takımında başladı ve burada 1981’e kadar oynadı. 1981’de rekor bir ücretle (12 milyon Dolar) Barcelona’ya transfer oldu.

Nou Camp’taki ilk maçını 82 dünya kupası açılışında Belçika’ya karşı oynayan Maradona beklenmedik şekilde kötü bir başlangıç yaparak karşılaşmayı izleyen Barca taraftarlarını hayal kırıklığına uğratmıştı. 2 sezon Barca, forması giyen Maradona hastalık ve sakatlıklar dolayısıyla bekleneni tam anlamıyla veremedi. Maradona, kendisini 1978 Dünya Kupası kadrosuna almayan Menotti’nin takımın başına gelmesiyle Barcelona’dan ayrıldı. İtalya’nın Napoli takımıyla sözleşme imzalayan Maradona için altın yıllar başlıyordu.

Napoli formasıyla 2 şampiyonluk yaşayan Maradona, 1986 Dünya Kupasının da yıldızıydı. Arjantin, Dünya Kupasının sahibi olurken, çeyrek finalde Maradona’nın İngiltere ağlarına eliyle gönderdiği gol, üstünden uzun yıllar tartışıldı. Büyük tepki alan Maradona ise topa değen elini “tanrının eli olarak” tanımlamaktan çekinmemişti. 1990 Dünya Kupasında da takımını finale taşıyan Maradona Almanya’ya penaltı golüyle teslim oluyordu. Bu belki de, Maradona’nın yükselen kariyerinin tersine döndüğü andı.

1991 yılında bir İtalya lig maçı sonrası rutin bir doping kontrolünde kokain kullandığı ortaya çıkan Maradona, Arjantin’e dönüşünde de polis tarafından uyuşturucu bulundurduğu gerekçesiyle göz altına alınıyordu. Gözaltı günlerinin ardından evinin önünde bekleyen basın mensuplarına saldıran Maradona, artık çalımlarından çok olaylarıyla manşetlerden düşmüyordu. Bu olaydan sonra Maradona’nın “bittiğini” düşünenler yanılmıştı. 1993 yılında İspanya’da bu kez Sevilla’ya dönen Maradona, 1994 Dünya Kupası için yine iddialıydı. Ancak 94’ Amerika, Maradona için beklenmedik şekilde kısa sürdü. Yasak madde kullandığı tespit edilen Maradona şampiyonadan men edildi ve 15 ay ceza aldı. 15 aylık süre zarfında Deportivo Mandiyu ve Racing Clup’da teknik direktörlük yapan Maradona, cezasının bitmesiyle 1995 yılında yuvam dediği Boca Juniors’a oyuncu olarak döndü. 2 sezon Boca’da oynayan Maradona kariyerini kemiren kokain alışkanlığından kurtulamayınca 37 yaşında aktif futboldan koptu.

Futbolu bıraktıkna sonra sağlık problemleri yaşayan Maradona, uyuşturucuya bağlı olarak kalbiden geçirdiği rahatsızlığın ardından Küba’da 22 aylık bir tedavi gördü. Tedavinin ardından bir trafik kazası geçiren Maradona dizinden ufak bir operasyon geçirdi.

Bu kadar çalkantılı bir hayata rağmen Maradona 2000’de FİFA tarafından Pele ile birlikte yüzyılın futbolcusu seçildi. 11 Aralık 2000’de yapılan bir törenle ödülünü aldı. Fakat törende kendi ödülünü aldıktan hemen sonra Pele’nin ödül almasını beklemeden salonu terketti. Nitekin bir gün sonra yaptığı açıklamada “Kendi bedenime karşı saygısız olsam da işime devamlı saygılıydım; bu yüzden de dünyanın en iyisi benim” diyerek bütün spor kamuoyunun beklediği açıklamayı yapmıştı.

 
  Bugün 5 ziyaretçi (9 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol